Kompozit malzemeler; maliyetlerin düşürülmesi, verimliliğin arttırılması veya ürüne ilişkin sorunlara çözüm getirilmesi sayesinde çok çeşitli iş alanlarında artan bir kullanma sahiptir. Bindiğimiz otomobilde ve toplu taşıma araçlarında, yaşadığımız binalarda, kentimizin alt ve üst yapısında, denizde, havada, savunmada, tarımda çok yönlü malzeme olarak sorunlara çözüm üretmektedir. Dolayısıyla bu çerçevede kompozit malzemelerin ilişkide olduğu sektörlerin genel bir sınıflandırması aşağıda verilmektedir.
Kompozit malzemelerin dünya ölçeğinde dağılımı hacim ve değer olarak farklılık göstermektedir. Uzay ve havacılık ile rüzgar enerjisi sektörleri değer olarak pazarda ön sıralarda yer alırken hacim olarak ise alt sıralarda yer almaktadır. Bunun nedeni, bu sektörlerdeki kompozit ürünlerin ortalama fiyatlarının diğer sektördekilerden daha yüksek olmasıdır. Tablo 4’de kompozit malzemelerin sektörlere göre hacim olarak dağılımını detaylı görmek mümkündür.
Kompozit Malzemelerin Sektörlere Göre Hacim Olarak Dağılımı (%)
Sektörler | Dünya(%) | Avrupa(%) | Türkiye(%) |
Yapı ve İnşaat | 24.5 | 18 | 18 |
Taşımacılık ve Otomotiv | 21 | 30 | 20 |
Elektrik ve Elektronik | 19 | 14 | 3 |
Tüketim Malları | 6 | 3 | 2 |
Rüzgar Enerjisi | 7 | 12 | 5 |
Boru ve Tank | 14 | 13.5 | 45 |
Uzay ve Havacılık | 0.5 | 0.5 | – |
Denizcilik | 4 | 5 | 2 |
Diğer | 4 | 2 | 1 |
Kaynak:CompositesTurkey, Mart 2016 Sayı:12
Kompozit Sektöründe Çevre Politikalarının Önemi
Sanayileşme sürecindeki ülkelerde gelişmiş ve gelişmemiş ülkelere oranla daha çok çevre kirliliği oluşmaktadır. Artan tüketim talebini karşılayabilmek için daha çok üretim yapılması bir yandan sanayiden daha fazla miktarda kontrolsüz katı, sıvı ve gaz atık oluşmasına öte yandan tüketicilerden başta ambalaj materyali olmak üzere daha fazla miktarlarda katı atık oluşmasına neden olmaktadır. Kirlenen çevrenin temizlenmesi kirletilmesinin önlenmesine göre çok daha zor ve pahalı bir uygulamadır. Bu nedenle son zamanlarda sanayide “temiz üretim” felsefesi benimsenmeye başlamıştır.
Günümüzde gerek kanun ve yönetmelikler gerekse tüketici baskıları sanayide çevresel uygulamaları zorunlu kılmaya başlamıştır. Benzer şekilde uluslararası veya ulusal çabalar vasıtasıyla değişen düzenlemeler tüketicilerin çevre yönelimli inovasyonlara olan farkındalığı artırmakta ve ürüne olan arzı tetiklemektedir.
Bugün birçok sektörün malzeme sağlayıcısı olan kompozit sektörü de tüm gelişmelerden doğrudan etkilenmektedir. Bu bağlamda kompozit pazarını etkileyen veya etkileyecek önemli unsur yeni ürün ve süreçlerin, müşteri ve işletmeye değer sağlamasının yanında çevresel etkileri önemli ölçüde azaltmalarıdır. Böylece elde edilen ürünler için Eko-inovasyon sağlanmış olur.
Eko-inovasyonun en güzel örneklerinden birini otomotiv sektöründe görmek mümkündür. Karbon salınımlarını azaltmak otomotiv sektörünün önceliği haline gelmektedir. Bunun için en basit yöntem daha hafif araçlar üretmek olarak görünmektedir. Bir otomobilin ağırlığındaki %10 düşüş %5 ila %7 arası yakıt tasarrufu sağlayabilmektedir. Buna bağlı olarak herhangi bir otomobilden sağlanan her 1 kg. tasarruf 25,3 kg. karbondioksit salınımını azaltmaktadır. Bu da otomotiv sektöründeki benzin maliyetlerini düşürmek için daha hafif araçlar yapma gerekliliğini getirmiştir. Bu nedenle sektörde dayanıklı kompozit malzemeler, metal malzemelerin yerine tercih edilmektedir. Bu ihtiyaç, kompozit sektörün gelişimine büyük katkı sağlamıştır.
Otomotiv sektöründe beklenen eko inovasyon aslında kompozit sektörünü de doğrudan etkilemiştir. Kompozit malzemeyi üretirken de mevcut çevre kanunları, İş sağlığı ve güvenliği, müşteri talebi, pazarlar, ürün kalitesi ve çeşitliliği gibi eko inovasyonun tetikleyici skalalarından etkilenilmektedir.
Eko inovasyonun kompozit sektörü için getirdiği çevresel yükümlülüklerin dışında sektörün geçmişten bugüne karşılaştığı belli başlı çevresel sorunlar, atıkların yok edilmesi veya geri kazanılmasıdır. Bu konuda bir takım çalışmalar yapılmaktadır. Fakat bütüncül yaklaşılmaması ya da koordinasyon eksikliğinden ötürü köklü bir çözüm sağlanamamıştır. Avrupa Birliğine uyum süreci çerçevesinde yapılan son düzenlemelerde, endüstriyel katı atıkların tasnifinde tehlikeli atık sınıfına sokulan kompozit sektörü için acilen çözüm üretilmesi gerekmektedir.
Sektörün Küresel Ölçekte Durumu ve Değer Zinciri Boyunca Ticari Büyüme
Başta uçak sanayi olmak üzere 10’dan fazla sektörde kullanılan kompozitler, geleceğin malzemeleri olarak nitelendiriliyor. Cam ve karbon elyaf reçinenin birleşiminden oluşan kompozitlerin en büyük özelliği ise seçilen malzemenin niteliğine göre sonsuz yeni malzemeler elde ediliyor olması.